loader
Yükleniyor...
İstanbul

Ruh Sağlığı Nasıl Bozulur

Ruh Sağlığı Nasıl Bozulur

Sağlık, bireyin bedensel, sosyal ve ruhsal iyilik hali olarak tanımlanır. Bedensel sağlık, daha somut bir anlam taşırken ruh sağlığı kavramı biraz daha soyut bir anlam içermektedir. Örneğin bedenimizi oluşturan organlarımızın sağlık durumlarından bahsederken kastettiğimiz şey tam olarak o organın kendisidir. Kalp sağlığı, göz sağlığı, diş sağlığı, cinsel sağlık gibi…  Bu açıdan bakıldığında “ruh sağlığı” denildiğinde kastedilen şey acaba “ruh” denilen varlığın sağlıklı olması mıdır? Bunu izah etmek için öncelikle “ruh” kelimesinin anlamına bakmak gerekir. Tarih boyunca çeşitli dinler, mitolojiler ve felsefi öğretiler ruhu; insanın içerisinde bulunan, Tanrı’ dan geldiğine inanılan, bedeni yöneten metafiziksel bir varlık olarak tanımlamışlardır.  Bu açıdan bakıldığında “ruh” gözlemlenemeyen, ölçülemeyen, şimdiye kadar hiçbir bilimsel veri tarafından varlığı ispatlanamamış metafiziksel bir kavramdır.
 

Birkaç yüzyıl öncesine kadar beynin işlev ve fonksiyonları insanoğlu tarafından bilinmemekteydi. Dolayısıyla duygu, düşünce ve davranışlarımızın kaynağının beyinden değil de “ruhtan” veya kimi öğretilerde “kalpten” geldiğine inanılırdı. Bununla ilgili olarak atasözlerimizde ve değimlerimizde pek çok örnek bulabiliriz. Mesela “kalbini ferah tutmak” : deyimi kişinin herhangi bir olay veya durum karşısında sakin kalması, metanetini koruması olarak kullanılır. Oysa ki kişinin sakinlik ve dinginlik hali tamamıyla beynindeki düşünceler, duygular, beyin fonksiyonları, bunlara bağlı olarak aktive olan çeşitli nörokimyasal maddelerin organizmada yarattığı etki ile ilgilidir. Yine aynı şekilde “ruh güzelliği” deyimini incelediğimizde kişinin güzel bir ahlaka, iyi bir huya ve sağlam bir karaktere sahip olması gibi şeyler kastedilir. Oysaki ahlak, huy, karakter gibi kavramlar pek çoğu öğrenilmiş, bir kısmı genetik materyalimizde bulunan ama yine büyük oranda zihinsel kodlarımızla ilgili kavramlardır.  Ne var ki binlerce yıldır kullanılan bu ve benzeri çeşitli deyimleri, kavramları değiştirerek gerçek anlamda kullanmak (beynini ferah tut gibi…) mümkün değildir ve buna şimdilik gerek te yoktur. İşte ruh sağlığı kavramı da bunlardan biridir. Yani “ruh sağlığı” denildiğinde kastedilen aslında ruhun sağlıklı olması değildir.
 

Ruh Sağlığı: Bireyin duygu, düşünce ve davranışlarındaki iyilik hali, bunların hem birbiriyle hem de toplumla olan uyumluluğudur.

Ruh sağlığı ile ilgili olarak yapılan bu tanımlamada üç özellik dikkati çekmektedir. Duygular, düşünceler ve bunlara bağlı olarak ortaya çıkan davranışlar. Duygularımızı, düşüncelerimizi ve davranışlarımızı oluşturan şey ise beynimizin içerisinde bulunan “akıl” veya “zihin” adını verdiğimiz yazılımdır. Dolayısıyla psikoloji ve psikiyatri biliminin ruh sağlığı tanımlamasıyla kastettiği şey aslında AKIL SAĞLIĞI’ dır.  Ancak alışıla geldiği üzere akıl sağlığı ve ruh sağlığı kavramlarını kimi zaman birbirlerinin yerine kullanmaya devam etsek de kastedilen şeyin metafiziksel anlamdaki ruh olmadığı bilinmelidir.

Akıl Sağlığının ne olduğu ve nasıl bozulduğu anlatan en iyi örnek bilgisayar metaforudur.  İnsan beynine çok benzeyen bu cihaz bilindiği gibi iki ana bileşenden oluşur.  


   1- Donanım: Bilgisayarın fiziksel parçalarıdır. Ekran, klavye, mause, kasa ve içindeki devreler…  
   2- Yazılım: Donanımsal parçalar arasındaki haberleşmeyi sağlayan programlardır. Örneğin Windows, Linux gibi programlar bilgisayarın ana yazılımlarıyken sonradan bilgisayara kurulan Ofis programları, medya oynatıcıları ve anti virüs programları da diğer yazılımlara örnek verilebilir.


Bilgisayarda olduğu gibi insan beynini incelediğimizde de bu iki ana bileşenle karşılaşırız. Beynin fiziksel yapısının (donanım) yanı sıra diğer organlardan farklı olarak bu yapının içerisinde bir de yazılım (software) bulunmaktadır. İşte bu yazılım bizim kimliğimizi, kişiliğimizi, karakterimizi, duygularımızı ve düşüncelerimizi oluşturur.  Bu metafordan yola çıkarak diyebiliriz ki, akıl sağlığının bozulması, donanımdaki veya yazılımdaki bozulmadır. Genetik faktörler, fiziksel travmalar, kullanılan ilaçlar gibi birçok etken donanımın bozulmasına ve donanımdaki bozukluğa bağlı olarak yazılımın da hata vermesine neden olur. Zihinsel engellilik, otizm, şizofreni ve pek çok bipolar (manik-depresif) bozukluğun kökeninde donanımsal bozukluk vardır.  Bunların bir kısmı ilaç tedavisi, cerrahi ve rehabilitasyon gibi yöntemlerle tamamen veya kısmen tedavi edilebilirken bir kısmı da henüz tam olarak tedavi edilememektedir.
 

Ancak pek çok zaman donanımda herhangi bir bozukluk olmadığı halde yazılımdan kaynaklı bozukluklar vardır ki ruhsal problemlerin pek çoğu bu yazılım (software) kaynaklı nedenlerden oluşmaktadır. Bu yazılım problemlerinin önemli bir kısmı yükleme sırasındaki (0-6 yaş) hatalardan kaynaklanırken, bir kısmı da hayatın ilerleyen yıllarında yaşanan travmalardan (bilgisayara virüs bulaşması gibi…) kaynaklanmaktadır. İşte bu yazılım kaynaklı sorunların düzeltilmesi de psikoterapi sayesinde gerçekleşmektedir.        


Mustafa GÖDEŞ
Klinik Psikolog